11 Nisan 2008 Cuma

Yaşam

YAŞAM
Bir kutu dolusu YAŞAM gönderiyorum sana,
Sade bir kurdeleyle süslenmiş.
Çöz kurdeleyi ve kaldır yavaşça kutunun kapağını..
Kocaman bir fırça ve bin renk koydum kutuya.
Bir cennet resmi yapıp içine gir diye...
Düşler serpiştirdim gizlice,düş kurmayı unutma diye.
Bir tane de elma şekeri yerleştirdim,içindeki çocuğu yeniden tadabil diye.....
Güneşin batışını, billur suyun sesini, kırmızı gelinciklerin saflığını,taze ekmeğin kokusunu vebir gülümsemenin sıcaklığında sığdırdım ,ruhlarımız aç kalmasın diye.
Kutuya biraz da sevecenlik koydum güçlü ol diye,
Çünkü acımasız olan güçsüzdür.
Beyaz bir güvercin uçup kendi kondu kutuya ,barış ve özgürlüğü sunmak için...
Bir buket sevgi, bir yudum aşk ve yarım bir elma da ben koymadan edemedimpaylaşmayı hatırlayalım diye... S
evdiklerimize onları sevdiğimizi söylemek içinyarını beklemeyelim,hemen şimdi yapalım bunu diye...İçtenliği, umudu, neşeyi, bağışlayıcılığı,özgüveni, açık yürekliliği unutmadım,Ben`in dışına çıkıp, Biz`e ulaşabilelim diye...
Son olarak da bir kart iliştirdim kutuya.Bak bu kartta neler yazıyor: Bu kutunun kapağını her kaldırdığında,yaşamla ilgili yepyeni şeyler keşfedeceksin. Yaşamak için yarını bekleme, Al yaşamı kollarının arasına ve
sımsıkı sarıl. Yaşamdan yalnızca almak yerine,ona bir şeyler ver. Kısacası bütünüyle insan ol. Unutma, yaşam dokuması henüz tamamlanmamış, olağanüstü güzellikte bir duvar halısıdır vesana ait olan küçücük boşluğu yalnızca sen....

Hiç yorum yok: